SAINT PIERRE GEÇİDİ
Saint Pierre Geçidi; tarihin gizemli sayfalarına derin bir yolculuk yaparken, sizleri inanç, cesaret ve kaderin sınandığı epik bir serüvene davet ediyor…
Cesaretin varsa, bu ürpertici yolculuğa adım at…
“Uyananlar” seni tarihi gizem dolu dünyasına çekiyor.
Karanlık seni çağırıyor…
“Tarih, kahramanlarını unutmadığı gibi hainlerini de unutmayacaktır.”
6 Şubat 2023’ün ardından siz bu satırları okurken 22 ay yani 672 gün geçmiş olacak…
Acıları, kayıpları, hüzünleri çokça olan, asrın felaketi sonrası varoluş savaşı veren Kadim Antakya’mıza bir armağan olan tarihi ve mitolojik unsurları harmanlayan Osman TOK, Gülnaz TOK ve Sevil Arık TOK’un kaleme aldığı ve katkıda bulunmaktan onur duyduğum gerilim dolu, fantastik bir maceraya şahit olacağınız ‘Saint Pierre Geçidi’ isimli romanı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Saint Pierre Geçidi; tarihin gizemli sayfalarına derin bir yolculuk yaparken, sizleri inanç, cesaret ve kaderin sınandığı epik bir serüvene davet ediyor…
Serüven, Kudüs’teki Havari Meclisinin, Antakya’nın stratejik konumu, kültürel çeşitliliği, ticaret yollarının kesişim noktasında olması ve entelektüel atmosferi nedeniyle, Hz. İsa’nın mesajını yaymak amacıyla Antakya’yı en uygun yer olarak seçmesi ve havari meclisinin Pavlus, Petrus ve Barnabas’ı bu kutsal görev için Antakya’ya görevlendirmesi ile başlıyor.
Roman, Kuran-ı Kerim’in Yasin Suresinde anlatılan Hz. İsa’nın Allah’ın elçisi olduğuna Antakya’da ilk inanan ve havarilerin halk tarafından dışlanması sırasında şehrin öbür ucundan koşarak gelen ve halka ‘Ey kavmim! Bu elçilere uyun.’ çağrısında bulunan Habib-i Neccar’ın acımasızca katledilmesine yer verirken, Tanrı’nın Antakya’yı cezalandırmasını ve Diriliş Tarikatı’nın üç üyesinin lanetlenerek karanlık bir geçitte hapsolmasını ancak bu lanetin, bir gün soylarından biri gelip onları özgürleştirene kadar devam edeceğini konu alır…
Ve hikaye;
Yüzyıllar sonra, günümüze taşınır…
Geçmişten günümüze uzanan bu gerilim ve heyecan dolu olay örgüsüyle okurlarını tarihi bir yolculuğa çıkaran ve fantastik bir maceraya sürükleyen ‘Saint Pierre Geçidi’, güçlü karakterleri, gizemli atmosferi ve sürükleyici diliyle okur severlerin dikkatini çekmeyi bekliyor.
Kadim Antakya’nın; Habib-i Neccar Camisini, Saint Pierre Kilisesini, Arkeoloji Müzesini, Eski Antakya Sokaklarını, Kurtuluş Caddesini ve Çiçek Apartmanını içinde bulunduran kaybettiğimiz Antakya’mızın yeniden gözlerimizde canlanmasına, geçmişe özlemle bakmamıza ve okurken kendinizi yitirdiğimiz artık bizim mi bilemediğimiz Antakya sokaklarında soluk alırken bulacağınız harika bir roman…
Kadim Antakya’mıza armağan olsun…
