CAMİLERDE DİN EĞİTİMİ VE YAZ KURAN KURSLARI

Oku, anla, yorumla ve uygulamanın eksik olduğu her dönem, Cahiliye dönemidir. Okuyan insan bir kişidir. Bir kişinin bir derdi olur. Bir derdi olan adam dünyayı değiştirir. Okumazsak bir hiçiz. Şu an ki haldeyiz…

Gündem Yayın: 01 Temmuz 2024 - Pazartesi - Güncelleme: 01.07.2024 13:50:00
Editör - Abdo Uçucu
Okuma Süresi: 5 dk.
Google News

Hz. Peygamber ikamet ettiği bölgelerde yaptığı ilk işlerin başında Müslümanların toplanıp birlik içerisinde olacakları, toplu ibadet edebilecekleri, birtakım istişareler ve eğitimler verilen merkezler, mescitler inşa etti.

Bunları gerçekleştirirken de asla kendisine müntesip olanlara ‘’haydi aslanlarım’’ diyerek kullanmadı. Her işinde bizatihi kendi alın teri vardı. Bu Hz. Peygamberin başarısının en temel taşıdır. Her işinin bizatihi kendisi yapması ve herkesle özel ilgilenmesi, insan kazanma tekniği, taktire şayan bir hayranlık bırakmaktadır.

Bu şekilde daha yirmili yaşlarda olan bir nesli yetiştirerek muazzam bir dönemin temellerini attı. Ve bunu gerçekleştirirken de sadece mescide bağlı bir gölgelik kullandı. Burada eğitim görenler ilerleyen yıllarda çeşitli bölgelere yönetici, muallim, komutan olarak görevlendirildiler. Suffe olarak nitelendirdiğimiz bu gölgelikte, Hz. Peygamber bizatihi muallim sıfatıyla adam yetiştirmekteydi.

Muallimi O olan bir topluluk ancak en hayırlı işlerde hemhal olurdu. Öte yandan ev efradından sayılan ve özel olarak kendisine dua ettiği zevatlar İslam’ı anlamada inanlara bıraktığı eserlerle yol göstermektedir.

Camilerde yapılan din eğitimi ilerleyen dönemlerde çeşitli müesseselerin açılmasıyla eski itibarını yitirmiş olsa da hala günümüzde birkaç uygulaması devam etmektedir. Beytül Hikme gibi ilim merkezleri ve özellikle Abbasiler döneminde yapılan ilmi çalışmalar İslamiyet’in altın çağını oluşturmuştur. Burada yapılan faaliyetlerle Pers, Roma, Yunan eserleri Arapçaya çevrilerek muhafaza edilmiştir. Bu durum şu an ki yaşanılan kapalılığın tam tersidir. ‘’İlim Çin’de dahi olsa gidip alınız’’ diye emreden bir muallimin öğrencileri bundan geri durmamışlardır.

Eğitim merkezden ayrılınca Müslümanlarda birbirinden ayrıldı. Çeşitli ideolojiler sonucunda gruplaşan inanlar kendilerine müntesip olanlar haricinde kalanları insandan dahi saymamaya başlaması ilmin artık ortadan kalktığının bir göstergesi olsa gerek. İslam coğrafyasının genişlemesi sonucunda elbette farklı fikirler ortaya çıkacaktır. Bu gayet doğal bir durumdur. Lakin unutulmaması gerek ise ortaya atılan ve savunulan şey ne olursa olsun bunu yapanın bir Müslüman olduğunu unutmamamız gerektiğidir. Bir ilim üretmek demek birden fazla ilme kapı açmak demektir. İşin mihenk taşı ilim olunca gerisi kolay olmaktadır.

İlme değer veren bir dinin mensuplarının çocukları da unutulmamaktadır. Bu kapsamda ülkemizde bulunan camilerde yaz aylarında din eğitimi verilmektedir. 1 Temmuz itibariyle başlayacak olan bu eğitimler genelde 3 saat olacak şekildedir. Kur’an-ı Kerim eğitimin yanında temel dini bilgiler ve siyer dersleri verilmektedir.

Burada önemli olan hocayla ailenin birlikteliğidir. Maalesef bu durum pek görülmemektedir. Ebeveynler din eğitimini hafife almakta ve emanet ettikleri hocayı dahi tanımamaktadır. Hoca ahlaksız bir dindar olabilir. Bunun önüne geçmenin yolu da nasıl ki bir doktora giderken en iyisini seçmeye çalışıyoruz, örgün eğitim için en iyi olanı çocuklarımıza layık görüyorsak aynı o şekilde evlatlarımız emanet ettiğimiz hocayı da iyi tanımalı, araştırmalı ve derslerin devam ettiği süre boyunca irtibatı kesmemeliyiz.

Bunu sağlarken de ebeveynlerin de belli düzeyde bir din bilgisine sahip olmaları gerekir. Bilgisiz biri bilgi hakkında ne kadar konuşabilir ki? Öte yandan çocuklar dersleri kavradığı an kurs son bulmaktadır. Buradan sonra irtibat kesilmemeli ve gelecek döneme kadar din eğitiminin devamlılığı sağlanmalıdır.

Maalesef ilk emri ‘’oku’’ olan bir dinin mensupları bunu protesto eder gibi okumaktan uzak durmaktadır. Oku, anla, yorumla ve uygulamanın eksik olduğu her dönem, Cahiliye dönemidir. Okuyan insan bir kişidir. Bir kişinin bir derdi olur. Bir derdi olan adam dünyayı değiştirir. Okumazsak bir hiçiz. Şu an ki haldeyiz…

Yorumlar (1)
01.07.2024 15:45
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.